Senenin son günlerinde televizyonlarda geçen yılın en önemli haberlerinden derlemeler yayınlanır. Müzik dergilerinde geçtiðimiz yılın en iyileri yayınlanır. Düşündüm ki ben de tamamen öznel bir en iyiler listesi yapayım. Bu fikir çok eğlenceli geldi. Hatta anneme söyledim onun da pek hoşuna gitti, o da kendi listesini yapmaya karar verdi.
En iyiler listeme koyduğum şeylerin bazıları bu sene çıkmış şeyler değil. İster 40 yıllık bir film olsun, ister bir ay önce çıkmış bir albüm. Bu liste 2006'yı benim için daha güzel kılan şeylerin listesi.
Yılın AlbümleriTom Waits - Orphans: Brawlers, Bawlers & BastardsTanita Tikaram - Something NewJose Gonzalez - VeneerZero 7 - The GardenBent - ArielsPinhani - İnandığın MasallarMadonna - Confessions on a DancefloorBob Dylan - Modern TimesRichard Bona - Munia (tatil yolunda sürekli bu albümü dinledik)Susheela Raman - Music for CrocodilesNouvelle Vague - Nouvelle VagueCarla Bruni - Quelqu'un M'a DitThom Yorke - EraserDepeche Mode - Playing the Angel Yılın FilmleriLa Science des RêvesVolverThe DepartedLady & The TrampInside ManBreakfast At Tiffany'sThe PrestigeThe HolidayYılın DizisiSmallville:
Hepiniz Lost diyeceğim sandınız değil mi? Doğrusunu söylemek gerekirse ben Lost'un bitmek tükenmek bilmeyen sırlarından sıkıldım baya. Kardeşim ortaya o kadar çok açıklanması gereken şey attılar ve o kadar azı açıklandı ki insan yavaştan kabız olmaya başlıyor. Bir bölümün sonunda aman allahım şimdi neler olacak diye kalakalıyorsun, bir sonraki bölüme geçtiğinde sanki geçen bölümde o olaylar hiç olmamış gibi insanlar hayatlarına devam ediyor. Bu sebepledir ki üçüncü sezonun ilk bölümünü izledikten sonra kalan bölümleri biraz biriktirmeye karar verdik. Zaten abiler de Şubat'a kadar ara vermişler. Konuyu nasıl toparlayacaklarını düşünüyorlar herhalde, ya da konuyu 6 sezona nasıl yayacaklarını tartışıyorlar.
Smallville ise her bölümde başı sonu olan bir hikaye anlatan, çoğu zaman kendini tekrar eden ama olayların genel akışına bakıldığı zaman Clark Kent'in Süpermen olmaya giden yolunu çizen bir dizi. Bir diziyi sonunda ne olacağını bilerek izlemek ve bildiğin şeylerin aslında nasıl gerçekleştiğini izlemek baya eğlenceli. Bir de tabi Clark Kent'i oynayan Tom Welling'in takdire şayan endamını atlamamak lazım.
Yılın KonserleriRoger Waters (her ne kadar kendisini 'The Creative Genious of Pink Floyd' olarak lanse etmesine sinir olsam da konser çok güzeldi)Yerba Buena - BabylonDepeche Mode Konserini sırf Depeche Mode olduðu için yazıyorum buraya, yoksa konserde pek birşey görebildiğim söylenemez.Bebek Şenliği ses sistemi ve konserler çok kuvvetli olmasa da açık hava organizasyonu olarak güzeldiYılın Tatilleri19 Mayıs tatilinde araba ile önce Asos'a oradan da Cunda'ya gittik. Herşey muhteşemdi. Çok kısa bir tatil olmasına rağmen çok dinlendiriciydi. Her yer yemyeşildi ve etrafta renk renk çiçekler açmıştı. Hava muhteşemdi. Cunda'da Ada Camping'de bir karavanda kaldık. Sabahları karavandan çıkıp beş adım atıp denize girmekten daha güzel birşey olabilir mi?Bozcaada, Bozcaada, Bozcaada! (bu başka bir yazının konusu olacak)Yılın KozmetikleriBebak Acı Badem Kremi:Bu krem gerçekten de çok başarılı. Özellikle yazın deniz kenarında kuruyan ayaklarınıza sürünce inanılmaz bir rahatlama veriyor. Bu yaz tatilde Gülnur ve Ebru'ya da tavsiye ettim onlar da çok memnun kaldılar. Hem kutusu ve kokusu da çok güzel. Bir de çok ucuz.
Gucci Rush: İlginçtir bir kaç sene önce bu kokuyu denediğimde sevmemiştim, biraz ağır gelmişti bana. Geçen yıl Tony & Guy'ın saç kremini kullanmaya baþladım ve kremin kokusuna bayıldım. Sonra şöyle bir düşününce bu kremin Gucci Rush gibi koktuğunu fark ettim. Parfümü bu sefer denediğimde çok hoşuma gitti. Ayrıca şişesi da çok güzel. Öyle ki Burak bu parfümün şişesini çok kıskanıyor. Keşke böyle şişesi olan bir erkek parfümü olsaydı diye hayıflanıyor :)
No comments:
Post a Comment